Ben bir üniversitede profesörüm. Genellikle kütüphanede oturup araştırmam için gerekli kitapları okuyorum. Son zamanlarda sıkça karşılaştığım bir kız öğrenci var. Güzel ve zarif bir kız, her zaman sessizce kitap okuduğunu görüyorum. Bazen göz göze geliyoruz. Belki de kadınlarla fazla etkileşimde bulunmadığım için yanlış anlıyorum. Bir gün, o benimle konuşmak için geldi, meğerse o Momo, sınıftaki bir öğrenciymiş. İçe dönük biri olduğu için, iletişim kurmaktan çekindiği için diğer öğrencilere pek dikkat etmiyordum. Bu nedenle derslerim genelde çok sıkıcı geçiyor. Ama Momo derslerimi seviyor, bir sonraki dersimi dört gözle bekliyor, aynı yazarı seviyor olmamız da aramızda bir bağ olduğunu düşündürüyor. Momo'nun mahcup ifadesi de beni çok etkiledi. "Eğer mümkünse... öğretmenimden daha fazla şey dinlemekten çok mutlu olurdum." Bu sözlerin onun bir daveti olduğunu anlamam bir süre aldı. Reddetmek için hiçbir sebep yoktu, onu eve götürdüm ve en sevdiğim eserler hakkında konuştum. Geç olduğunda, Momo'yu karakola götürmek üzereydim ki aniden bana duygularını itiraf etti. Beni "yemek" istediğini söylediğinde bir süre kafam karıştı ama Momo ilerlemeye devam ettiği için onunla çabucak anlaştım. Bu noktada, masum ve saf görünümüne rağmen cinsel yöneliminin çok "cesur" olduğunu biliyordum. Ne zaman olduğunu bilmiyorum ama senin kölen oldum, emirlerine itaat ediyorum, istediğin zaman sevişmene izin veriyorum, ne derse onu yapıyorum...
Yorum Yap